Nedir bu adet ağrısı?
Dysmenorrhea terimi, Yunanca kökenli iki kelimenin birleşiminden türetilmiştir:
"Dys-": Bu, "zorluk" veya "anormal" anlamına gelir.
"Menorrhea": Bu kelime, "men" (ay) ve "rheo" (akış) köklerinden türetilmiştir, yani "ay kanaması" anlamına gelir.
Dolayısıyla dysmenorrhea terimi, "anormal veya zorlayıcı adet kanaması" anlamına gelir ve genellikle adet sancıları veya ağrılı adet dönemiyle ilişkilendirilir.
Adet döneminize başlamadan 1 ila 3 gün önce başlayan ağrı, adet başlangıcından 24 saat sonra zirveye çıkar ve 2 ila 3 gün içinde azalır.
Bazı kadınlar için bu rahatsızlık sadece can sıkıcıdır. Ancak diğerleri için adet sancıları, her ay birkaç gün boyunca günlük aktiviteleri engelleyecek kadar şiddetli olabilir.
Endometriozis veya rahim miyomları gibi bazı durumlar adet sancılarına neden olabilir. Ağrıyı azaltmanın anahtarı, bu durumların tedavi edilmesidir. Diğer bir nedenden kaynaklanmayan adet sancıları ise yaş ilerledikçe genellikle azalır ve doğum yaptıktan sonra iyileşebilir.
Neden olur?
Adet döneminiz sırasında, rahminiz iç tabakasını atmaya yardımcı olmak için kasılır. Ağrı ve iltihapla ilişkili hormon benzeri maddeler (prostaglandinler) rahim kasılmalarını tetikler. Yüksek prostaglandin seviyeleri, daha şiddetli adet sancılarıyla ilişkilidir.
Risk faktörleri nelerdir?
Aşağıdaki durumlarda adet sancılarına yakalanma riskiniz olabilir:
30 yaşın altındaysanız
Erken ergenliğe girdiyseniz -11 yaş veya daha küçük yaşlarda-
Adet dönemlerinde aşırı kanama (menoraji) yaşıyorsanız
Düzensiz adet kanamanız (metrorraji) varsa
Ailenizde adet sancısı (dismenore) öyküsü varsa
Sigara içiyorsanız
Başka bir hastalığa neden olur mu?
Adet sancıları başka tıbbi komplikasyonlara neden olmaz, ancak okul, iş ve sosyal aktiviteleri engelleyebilir.
Bununla birlikte, adet sancılarıyla ilişkili bazı durumlar, komplikasyonlara yol açabilir. Örneğin, endometriozis doğurganlık sorunlarına neden olabilir. Pelvik iltihaplı hastalık ise fallop tüplerinizde yara bırakabilir; bu da döllenmiş bir yumurtanın rahminiz dışında (dış gebelik) tutunma riskini artırabilir.
Nasıl tanı konur?
Genellikle, dismenore tanısı için ileri testlere gerek yoktur ancak belirtilerin şiddeti ve sürekliliği, altta yatan başka bir sağlık sorunu olabileceğini gösterebilir.
Tıbbi Geçmişin Değerlendirilmesi: Doktor, hastanın adet döngüsü, adet sancılarının başlangıcı, süresi ve şiddeti hakkında bilgi alır. Ayrıca, ağrıya eşlik eden başka belirtiler (örneğin mide bulantısı, baş ağrısı, yorgunluk) ve hastanın genel sağlık durumu sorgulanır.
Fiziksel Muayene: Doktor, pelvik muayene yaparak üreme organlarında herhangi bir anormallik (örneğin yumurtalık kistleri, miyomlar) veya enfeksiyon belirtisi arar. Pelvik muayene, ağrının diğer potansiyel sebeplerini dışlamak için önemlidir.
Kan Testleri ve Ultrasonografi: Dismenoreyi tetikleyebilecek başka bir durum (örneğin enfeksiyon, hormonal dengesizlik veya diğer jinekolojik hastalıklar) olup olmadığını anlamak için kan testleri ve ultrasonografi gibi görüntüleme yöntemleri kullanılabilir.
Laparoskopi: Eğer primer dismenore (örneğin endometriozis gibi başka bir duruma bağlı olmayan ağrı) dışlandıysa ve şüphe devam ediyorsa laparoskopik cerrahi bir işlem ile rahim içi durumlar (örneğin endometriozis veya pelvik yapışıklıklar) gözlemlenebilir.
Medikal tedaviler nelerdir?
Ağrı Kesiciler: Ağrı kesici ilaçlar, adet başlamadan bir gün önce düzenli dozlarda alınarak sancıları hafifletebilir. Reçeteli nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAİİ) da mevcuttur.
Hormonal Doğum Kontrolü: Doğum kontrol hapları, ovülasyonu engelleyerek adet sancılarının şiddetini azaltan hormonlar içerir.
Cerrahi Müdahale: Adet sancılarınız endometriozis veya miyomlar gibi bir rahatsızlıktan kaynaklanıyorsa cerrahi müdahale ile bu sorunun düzeltilmesi belirtilerinizi hafifletebilir.
Adet ağrımın azalması için ben ne yapabilirim?
Mesela, egzersiz işe yarar mı?
Erken dönemde yapılan çalışmalar, egzersizin türünün, semptomları hafifletme amacıyla yapılan egzersiz isteğinden daha az önemli olduğunu göstermiştir. Ancak, bazı araştırmalar aerobik egzersizlerin ve esneme egzersizlerinin faydalı olduğunu desteklemiştir. Örneğin, 14 gün boyunca luteal dönemde (adet başlangıcından sonraki 14. günden adet kanamasına kadar geçen süre) yapılan 20 dakikalık bir yoga programı (Kobra, Kedi ve Balık pozları ile nefes egzersizleri) adet ağrısının şiddetini ve süresini azaltmıştır.
Ne yediğim ne içtiğim önemli midir?
Anti-inflamatuar beslenme adet ağrılarınızın şiddetinin azalmasında adet düzensizliklerinin düzelmesinde oldukça faydalıdır. Akdeniz diyeti anti-inflamatuar diyete oldukça iyi bir örnektir. Birçok çalışma ve yakın tarihli bir meta-analiz, Akdeniz diyetinin serum inflamasyon belirteçleri ve endotel fonksiyonu ölçümleriyle gösterilen anti-inflamatuar etkilerini ortaya koymuştur.
Orijinal Akdeniz Diyeti Puanı (OMDS), bir kişinin diyetinin Akdeniz diyeti ilkelerine ne kadar uyduğunu değerlendiren basit bir araçtır. İşte puanınızı nasıl hesaplayacağınız:
Puanlama Talimatları:
Sebzeler: Günde 4 veya daha fazla porsiyon = 1 puan
Baklagiller: Haftada 1 veya daha fazla porsiyon = 1 puan
Meyve: Günde 3 veya daha fazla porsiyon = 1 puan
Kuruyemiş ve tohumlar: Haftada 1 veya daha fazla porsiyon = 1 puan
Tam tahıllar: Günde 1 veya daha fazla porsiyon = 1 puan
Balık: Haftada 4 veya daha fazla porsiyon = 1 puan
Yağlar: Doymuş yağlardan (örneğin tereyağı) daha fazla doymamış yağ (örneğin zeytinyağı) = 1 puan
Alkol: Kadınlar için günde 1/2 - 1 içki ve altı, erkekler için 1 - 2 içki ve altı= 1 puan
Kırmızı et ve işlenmiş et: Kadınlar için günde 2 porsiyondan az, erkekler için günde 3 porsiyondan az = 1 puan
Yorumlama:
6 veya daha yüksek: Akdeniz diyeti ile en yüksek fayda aralığındasınız (Akdeniz diyetiyle daha uyumlu bir diyet).
4ten az: Akdeniz diyeti faydalarından pek yararlanıyor olmayabilirsiniz.
Bu puan, Akdeniz diyetinin potansiyel sağlık faydalarından en iyi şekilde yararlanabilmek için diyetinizde geliştirmeniz gereken alanları belirlemenize yardımcı olabilir.
Şunları mutlaka almalısın dediğiniz şeyler var mı?
Omega-3 Yağ Asitleri: Haftada 2-3 kez yağlı balık (somon, sardalya) tüketin veya doktorunuzun önerisiyle kaliteli bir omega-3 takviyesi kullanın.
Magnezyum: Kas gevşetici etkisi vardır. Magnezyum açısından zengin gıdalar (ıspanak, kabak çekirdeği, bitter çikolata) tüketin. Gerektiğinde magnezyum takviyesi alınabilir.
B6 Vitamini: Hormonal dengeyi destekleyerek semptomları hafifletebilir. Tam tahıllar, muz, avokado ve kuruyemişler iyi kaynaklardır.
Vitamin E: Vitamin E, antioksidan etkisiyle iltihaplanmayı azaltabilir ve adet sancılarını hafifletebilir. Bu vitamini, fındık, tohumlar, yeşil yapraklı sebzeler ve bitkisel yağlar gibi besinlerden alabilirsiniz.
Zengin Antioksidanlar: Antioksidanlar, vücuttaki serbest radikalleri nötralize eder ve iltihaplanmayı azaltabilir. Meyveler (özellikle yaban mersini ve kiraz) sebzeler, fındık ve baklagiller antioksidan bakımından zengindir.
Lifli Gıdalar: Yüksek lifli besinler (sebzeler, meyveler, tam tahıllar) bağırsak sağlığını iyileştirir ve hormonların dengelenmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, lifli gıdalar kan şekerini dengeleyerek iltihaplanmayı azaltabilir.
Anti-İnflamatuar Gıdalar: Zerdeçal, zencefil, sarımsak gibi doğal anti-inflamatuar maddeler ağrıyı azaltabilir. Zencefil çayı bu dönemde oldukça faydalıdır.
Ahududu Yaprağı Çayı: Rahmi tonik bir şekilde destekler. Adet öncesindeki iki haftada günde 2-3 bardak içebilirsiniz.
Zencefil Çayı: Adet sırasında inflamasyonu azaltıcı ve ağrı kesici etkileri vardır. Taze zencefili kaynar suda demleyerek tüketin.
Gümüşdüğme (Feverfew): Prostaglandin dengesini düzenler ve migren dahil adetle ilişkili baş ağrıları için de faydalı olabilir. Ancak taze yaprakların alerji riskine karşı dikkatle kullanılmasını öneririm.
Papatya Çayı: Kas gevşetici ve yatıştırıcı etkileri ile ağrıyı hafifletir. Günde 2 bardak içebilirsiniz.
Sodyum Tüketimi: Fazla sodyum (tuz) tüketimi vücutta sıvı tutulmasına yol açarak şişkinlik ve rahatsızlık hissine neden olabilir. Dismenoreyi yönetmek için sodyum alımını sınırlamak faydalı olabilir.
Kafein ve Alkol: Kafein ve alkol, adet dönemi sırasında rahatsızlıkları artırabilir. Kafein, damarları daraltarak kan akışını etkileyebilir, bu da sancıları artırabilir. Alkol ise vücuttaki iltihaplanmayı artırabilir ve ağrıyı şiddetlendirebilir.
Ek takviye ürün olarak neler alabilirim?
Fransız deniz çamı kabuğu ekstresi/Pycnogenol: Günlük 30 mg, tedavi sonlandıktan sonra etkisi 1 aya kadar sürebilir. Yan etkiler genellikle gastrointestinal sorunlar, baş dönmesi ve vertigo ile sınırlı olabilir, ancak baş ağrısı ve ağız yaraları da görülebilir.
Rezene: Adet dönemi başlangıcında 30 damla ekstre, ardından her 6 saatte bir, ilk 3 gün boyunca. Gebelik veya emzirme döneminde kaçınılmalıdır.
SCA (safran, kereviz ve anason): Günlük 500 mg, 3 gün boyunca, ağrı veya kanama başladığında. 5 g veya daha fazla safran ciddi yan etkilere neden olabilir; 12–20 g ölümcül olabilir. Kereviz tohumu, yüksek miktarlardan kaçınılmalıdır, çünkü düşük yapıcı etkiler gösterebilir.
Söğüt kabuğu ekstresi: Günlük 240 mg salisin, bölünmüş dozlarla, belirtiler başlamadan bir gün önce. Böbrek hastalığı olan hastalar için uygun değildir.
Kramp kabuğu ve siyah huş: 2–3 mL tentür (1:3 oranında) her 2 saatte bir veya gerektiğinde; veya 4–8 mL sıvı ekstre (1:1 oranında) günde 3-4 kez; veya 1 yemek kaşığı kabuğu 350 mL suda 15 dakika kaynatıp, gerektiğinde her 2–3 saatte bir, bir çeyrek bardak içmek. Oksalik asit nedeniyle böbrek taşı öyküsü olan kişilerde kullanılmamalıdır.
Black cohosh (kara yılan otu): Menopoz semptomları için popülerdir. Anti-inflamatuar ve antidepresan etkileri sayesinde ağrıyı azaltabilir. Kapsül: Günde 40–200 mg, bölünmüş dozlar halinde alınır. Çay: 2 çay kaşığı kuru kök, 2 fincan kaynar suda 10 dakika demlenir. Günde 2-3 kez çeyrek fincan içilir. Tentür: Günde 3 kez 1–2 mL alınır. Nadir vakalarda karaciğer hasarına yol açabileceği bildirilmiştir; riskli bireylerde dikkatli kullanılmalıdır.
Dong quai (Angelica sinensis, Çin maydanozu veya kadın ginsengi): Kapsül: Günde 2–3 kez 1 g alınır. Çay: 1–2 çay kaşığı kök, 1 fincan suda 5–7 dakika demlenir. Günde 2–3 kez 1 fincan içilir. Tentür: Günde 2–3 kez 3–5 mL alınır. Fotosensitiviteye yol açabilir. Kan sulandırıcı kullananlarda veya kanama bozukluğu olanlarda kanama riskini artırabilir. Adet kanamasını artırabilir.
Shatavari (Asparagus racemosus, yabani/beyaz kuşkobnaz): Kapsül: Günde 1–2 kez 500 mg alınır. Çay: 1 çay kaşığı kuru kök, 1 fincan suda 15 dakika demlenir. Günde 1–2 fincan içilir. İyi tolere edilir, güvenilirdir.
Papatya: Adet krampları ve gastrointestinal rahatsızlık çekenlerde özellikle faydalı olabilir. Çay: 1 çay kaşığı çiçek, 1 fincan suda 5–7 dakika veya daha uzun süre demlenir.
Oswego çayı (Yerli bergamot): Çay: 1 çay kaşığı toz haline getirilmiş bitki, 1 fincan suda 7–10 dakika demlenir. Günde 1–3 fincan içilir. Ayrıca gaz giderici ve idrar söktürücü olarak kullanılır; bu da adetle ilişkili diğer rahatsızlıkları hafifletebilir.
Bu takviye ürünleri almadan önce mutlaka doktorunuza danışınız, bu ürünlerin ek hastalığı olan kadınlarda ciddi yan etkiler gösterebileceği unutulmamalıdır. Bir ürünün doğal olması sağlıklı olduğu anlamına gelmez. Unutulmamalıdır ki tabiat her konuda olduğu gibi, doğal ve bitkisel zehirler yönünden de oldukça zengindir.
Sıcak torba işe yarar mı?
Hastalar genellikle ısı pedleri veya mikrodalga fırında ısıtılan fasulye torbalarını kullanarak semptomlarında bir miktar rahatlama sağladıklarını bildirmektedir. Araştırmalar, ısının ağrıyı azalttığını ve NSAID’lerle birlikte kullanıldığında ağrıyı hafifletme süresini kısalttığını göstermektedir.
Öneri:
Yaklaşık 39°C sıcaklık önerilir.
Isı, alt karın veya bel bölgesine 8–12 saat boyunca uygulanabilir.
Dikkat Edilmesi Gerekenler:
Isının yanıklara neden olabilecek kadar yüksek olmamasına dikkat edilmelidir.
Duyarlılığın azaldığı alanlara uygulanmamalıdır; çünkü oluşabilecek bir yaralanma fark edilmeyebilir.
Hipnozla tedavi diye bir şey duydum, doğru mudur?
2014 yılında yapılan küçük bir çalışma, adet ağrısı tedavisinde ihtiyaç halinde kullanılan ağrı kesiciler ile hipnozu karşılaştırmıştır. Her iki yöntem de ağrıyı azaltmada etkili bulunmuştur. Ancak, yalnızca hipnozun tedavi sona erdikten sonra en az 3 ay süren bulantı, kusma, ishal, baş ağrısı ve baş dönmesi gibi ağrı dışı semptomlar üzerinde kalıcı bir etkisi olduğu görülmüştür.
Akupunktur ve bası tedavisi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Dünya Sağlık Örgütü, primer dismenoreyi "akupunkturun kontrollü çalışmalarla etkin bir tedavi olarak kanıtlandığı" bir endikasyon olarak listelemektedir. 1997 yılında Ulusal Sağlık Enstitüsü, akupunkturun potansiyel olarak faydalı olduğu endikasyonlar listesinde dismenoreyi de belirtmiştir.
Kendi kendime bası tedavisi uygulayabilir miyim?
Akupresür, kendinize uygulayabileceğiniz veya basit cihazlarla yapılabilen bir tedavi yöntemi olduğu için akupunktura göre daha erişilebilir ve maliyet açısından daha uygundur.
2010 tarihli bir incelemede, primer dismenore tedavisinde yalnızca akupresür kullanılan ve ağrı giderimi ve yan etkilerle ilgili sonuç ölçütlerine dayanan rastgele kontrollü çalışmalar gözden geçirilmiştir. Çalışmaların rasgele eşleştirme ve dağılım gizliliği konularında bazı eksiklikler olsa da, akupresür tedavileri genel olarak adet ağrısında önemli bir azalma sağladığı görülmüştür.
Akupresür Noktaları:
SP6 (Dalak 6): Bu nokta, ayak bileğinin hemen üstünde, bacak iç kısmında yer alır.
LI4 (Kalın Bağırsak 4): Elin üst kısmında, baş parmak ile işaret parmağı arasındaki alanda bulunur.
CV4 (Conception Vessel 4): Karın bölgesinde, göbek deliğinden 2 parmak aşağıda yer alır.
Tarakla Akupresür Uygulama Adımları:
Tarak Seçimi: İdeal olarak, geniş ve yuvarlak uçlu bir tarak tercih edilmelidir. Metal yerine, ahşap veya plastik taraklar daha güvenlidir. Tarak dişlerinin ucu sivri olmamalıdır.
Her bir noktaya 6 saniye bası uygulayın ve ardından 2 saniye dinlenin. Bu işlemi toplamda yaklaşık 5 dakika boyunca tekrarlayın. İlk başta baskıyı hafif tutun (yani, çok acıtmayacak şekilde), ancak tedavi süresince baskıyı artırın.
Kendi kendinize uygulama yaparken, sağ SP6'ya sol elinizle baskı yapabilir, sol LI4'e ise sağ elinizle bası uygulayarak 5 dakika boyunca çalışabilir ve ardından tarafları değiştirebilirsiniz.
Dairesel Hareketler: Bazı noktalar için, özellikle SP6 ve LI4 gibi noktalarda, tarakla dairesel hareketler yaparak masaj yapabilirsiniz. Bu, kan dolaşımını artırabilir ve rahatlama sağlayabilir.
Bu akupresür yöntemleri, evde rahatlıkla uygulanabilecek ve adet ağrısını hafifletmeye yardımcı olabilecek basit bir tedavi yöntemidir. Özellikle menstrüel ağrılar sırasında, her gün birkaç kez uygulanabilir.
Bu tedavileri uygulamadan önce mutlaka bir jinekoloğa başvurmanızı öneririm. İhtiyacı olan arkadaşlarınızla yazıyı paylaşabilir, merak ettiğiniz konularda çekinmeden bize yazabilirsiniz. Sağlıcakla kalın.
Merhaba